Page üzerinden çekilecek Sol Kule Reklam

Sol Kule Reklam (160x600)

Page üzerinden çekilecek Sağ Kule Reklam

Sağ Kule Reklam (160x600)

Ana Sayfa

Diziler

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi

Özetler

28.Bölüm Özet

Breadcrumb Row | Özet Detay (Series | Dizi)

Mobil görünümde Ana sayfa mastehead ve ilgili her sayfada kullanılabilir

Ana Sayfa | Masthead 320x100 (MOBIL)

Ana Sayfa ve İlgili her yerde kullanaılabilecek Masthead

Ana Sayfa  | Masthead 970x250 (WEB)

Ana sayfa ve ilgili her sayfada kullanılabilecek orta büyüklükteki Masthead

Ana Sayfa | Masthead 728x90 (DESKTOP & TABLET)

İçinde 3 tane AdItem bulunan Masthead için ROW

Adrow | Masthead

pageHead

Heading Row | Özet Detay (Series | Dizi)

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi | 28.Bölüm Özet 

Arslanşah’ın oyunları yüzünden beylerle karşı karşıya gelen Sultan Nureddin, savaşın eşiğine gelmiştir. Selahaddin ve Gazileri, Karategin’i bulmuş fakat Maral’ın tuzakları yüzünden büyük bir tehlike ile karşı karşıya gelmiştir. Müslüman kanı dökmek istemeyen Sultan Nureddin’in tek yolu Selahaddin’in Karategin’i bulup getirmesidir. Selahaddinler büyük bir tehlikenin ortasındayken onu kurtaran Ömer Mella olur ve bu sayede de Karategin’i Maral’ın elinden kurtarırlar. Karategin’i Arslanşah’ın vurdurduğunu öne sürerek savaşı durdurmaya çalışan Sultan Nureddin’e karşı çıkan Arslanşah, Karategin’in sağ salim dönmesiyle köşeye sıkışır. Beyler, Arslanşah’a öfkeliyken Bernard’ın kurduğu plan devreye girer ve Bernard’ın bıraktı Temur gelerek Karategin’i vurmadığını söyleyerek inkar eder. Her iki taraf arasında sıkışan Beyler ne Arslanşah’ın ne de Sultan Nureddin’in yanında birlik olmayı kabul etmez. Beylerin dağılması Zengilerin kuvvetini azaltırken Bernard’a ise Gazze için harekete geçme fırsatı doğurur. Bu durum Sultan Nureddin’in ve Selahaddin’i huzursuz ederken Selahaddin ne yapıp edip Beyleri kalmaları için ikna edecek ve hep birlikte Kudüs için harekete geçecektir. Selahaddin, Gazze’ye yönelen Bernard’ı nasıl alt edecektir? Dağılan Müslümanlar yeniden birlik hâline getirilebilecek midir? Kendi hırsları uğruna suikast tertip etmekten ve dahi Türklerin amansız düşmanı haçlılarla bile ittifak etmekten çekinmeyen Arslanşah’ın gerçek yüzü nasıl aşikâr olacaktır? Selahaddin ve Nureddin, Kudüs’e yürüyecekken nasıl bir kuvvetle karşı karşıya kalacaktır?

Birinci sezon sonunda Emir Selahaddin, kimliği belirsiz kişilerce kuyuya atılmış, onun kayıplara karışması yüzünden Sultan Nureddin Zengi, Kudüs Kuşatması’nı kaldırmak zorunda kalmıştı. Yeni sezon itibariyle Selahaddin, kuyudan İbelinli küskün şövalye Balian tarafından çıkarılır. İkili birbirlerini tanıyıp güvendikleri bir yola çıkarlar. Fakat yolda köle taciri tarafından kaçırılıp Mısır’a meydan dövüşlerine götürülürler. Diğer yandan Mısır, Kudüs’ün yeni kralı Amalrik ile Nureddin Zengi arasında gerginlik sebebidir. Darbeyle yönetime el koyan Vezir Dırgam Haçlıları desteğe çağırmış, bunu öğrenen Nureddin, Emir Şirkuh’un başında olduğu ordusunu Kahire’ye göndermiştir. Amaçları devrik vezir Şaver’i tahtına geri oturtmaktır. Tertip kurulur. Selahaddin’in dövüş meydanında başlattığı köle isyanı, Nil Nehri’ni aşıp şehre giren Şirkuh kuvvetleri ile birleşir. Vezir Dırgam devrilir. Yerine Vezir Şaver getirilir. Fakat Şaver kısa sürede Zengilerin Mısır’daki varlığından rahatsız olur. Kurduğu gizli planı işleterek Zengi ordusunu Kahire’den çıkarır. Haçlılarla ile Zengiler tekrar Mısır için çekişmeye başlarlar. Sonunda galip gelen taraf Zengiler olur. Vezir Şaver ihanetinin bedelini canıyla öder. Emir Şirkuh tahta oturur. Fakat onun ani ölümü bütün dengeleri sarsar. Selahaddin Eyyubi Fatimi Halifesi’nin onayıyla yeni Mısır Veziri olur. İcraatlarını Nureddin Zengi’nin emri altında yürütür. Fakat Halep’te ortaya çıkan fitne baba oğul arasına soğukluk sokar. Nureddin Zengi’nin yıllar sonra doğan oğlu Melik Salih’in atabeyi Gümüştekin ve onun etrafında kümelenen şer odağı, Selahaddin’i kendilerine rakip ve düşman beller. Onların çıkardıkları fitnelerle baş eden Selahaddin, Nureddin Zengi ile arasını her zaman iyi tutmaya çalışır. Fakat Sultan’ın ölümü gittikçe büyüyen çekişmeyi ayan eder. Selahaddin Eyyubi Kahire’de Eyyubi Devleti’nin temellerini atmış, Şam’dan bağımsız bir sultan olarak tarih sahnesine çıkmıştır artık. Kudüs’ün fethine yürüyebilmesi için Şam’ı ve Halep’i topraklarına katması kaçınılmazdır. Fakat bunu kan dökmeden, suhuletle yapmak ister. Uzun mücadeleler sonucunda Melik İsmail etrafında toplanan güçleri bertaraf eder. Bu hamleyle beraber Kudüs’ü kuşatabilmek için elde olması gereken dört büyük şehir; Şam, Musul, Halep ve Kahire Selahaddin Eyyubi’nin hükmü altına girer. Sonraki süreçte Selahaddin, stratejik önemi haiz Haçlı kalelerini fethe soyunur. Adımlarını yüzünü Kudüs’e döndüğünde arkada sorun bırakmayacak şekilde atar. Sultan Selahaddin, kutsal hedefi uğrunda gece gündüz çalışırken Kudüs tarafında Kral Amalrik ölmüş, tahta Luzinyanlı Guy oturmuştur. Her geçen gün etrafındaki çemberin daraldığını gören Kral Guy, selefinin politikasının aksine savaş yanlısıdır. Müslümanlarla kozunu paylaşıp Kudüs üzerindeki tehditi yok etmek ister. Bu tercih büyük savaş için hazırlığını tamamlayan Selahaddin’in istediği bir durumdur. İki ordu Hıttin’de karşı karşıya gelir. Savaş Müslümanların kesin zaferi ile sonuçlanır. Geriye ordusu kırılmış Kudüs’ün surlarını kuşatıp şehri teslim almak kalmıştır. Kudüs’ün savunmasının başında Selahaddin’in emirlik döneminden beri hukukunun olduğu Kont Balian vardır. Kuşatmaya direnemeyeceğini bilen Balian, şehri mukavemet göstermeden teslim etmeyi kabul eder. Selahaddin Eyyubi ömürlük hayaline kavuşarak bir asra yakın süren işgali sona erdirir. Dost düşman herkesin takdirini kazanarak Kudüs’ün tartışmasız fatihi olur.

Arslanşah’ın oyunları yüzünden beylerle karşı karşıya gelen Sultan Nureddin, savaşın eşiğine gelmiştir. Selahaddin ve Gazileri, Karategin’i bulmuş fakat Mara...

Detail Row | Özet Detay (Series | Dizi)

Kudüs üzerindeki gölgeler derinleşirken, çatışmanın dili artık yalnızca kılıç değildir. “Bazı yangınlar söndürülmez, taşınır” sözleriyle başlayan bölüm, sadece silahların değil, iradenin konuşacağı bir sürece işaret eder. Artık “yanma değil, yakma vaktidir!”. Hac kervanına saldırıp yağmalayan Chatillon, Kudüs’e bir asi olarak değil, halk gözünde bir kahraman olarak dönmüştür. Bu dönüş, pek çok olayı da beraberinde getirecektir. Artık barış bozulmuştur. Sultan’ın gazabı yaklaştıkça Kudüs’te endişe büyür. Ancak Balian, direnmekte kararlıdır. Selahaddin, İslam birliğini zayıf gösteren sahte bir dağınıklık planlar. Kudüs’ü kuşatmak için tek yolun düşmanı dışarı çekmek olduğunu bilir. Mektuplar yazılır, elçiler gönderilir. Selahaddin’in ordusu ve düşmanla hesabını Hıttin meydanında görecek ve sonra Kudüs’e yürüyecektir. Emirlerden bazıları, Haçlılardan intikam almak istemektedir: Kudüs’e girdiklerinde, Haçlılar ne yaptıysa aynısını yapmak istemektedirler. Selahaddin’in cevabı sarsıcıdır: “İntikam için öldüreceğiniz ilk esirleri kendi ellerimle sunacağım.” Ve nihayet beklenen an gelir. Kutsal şehirde Haçlılar için umudun yerini tehdit ve korkunun aldığı bir dönem başlamıştır. Selahaddin’in Kudüs’e yönelik planı, her detayın ince ince hesaplandığı bir stratejiye dönüşür. Kudüs artık yalnızca bir şehir değil, ümmetin onurudur. Kudüs’ün kaderi, adaletle öfke arasındaki ince çizgide belirlenmek üzeredir. Kudüs âşıklarının Kudüs’e kavuşmasına artık çok az kalmıştır.

58. Bölüm Özet

Kudüs yolu, bu kez barış adı altında dikenlerle örülüdür. Selahaddin, içeriden ve dışarıdan gelen baskılarla sarsılırken; her bir karar, ümmetin geleceğini şekillendirecek bir dönüm noktasına dönüşür. Haçlılar bir yandan diplomatik oyunlarla Sultan’ı köşeye sıkıştırmaya çalışırken, diğer yandan İslam dünyasında kardeşlik görüntüsü altındaki ihtilaflar daha da su yüzüne çıkar. Sultan, düşmanla değil, dost bildikleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Mazhar’ın geri dönüşü ve beraberinde getirdiği sırlar, Musul cephesindeki derin hesaplaşmaları tetikler. Emir Kaymaz’ın karanlık yüzü ifşa olurken, Selahaddin hem adaleti sağlamak hem de ümmeti parçalamamak adına büyük bir sabır ve stratejiyle hareket eder. Barış için atılan her adım, onu içten içe yoran bir yük haline gelir. Zira her barış önerisinin ardında başka bir bedel, her dostluk çağrısının arkasında başka bir niyet saklıdır. Kudüs’e varıldığında herkesin yüreği farklı atar. Kimileri bu yürüyüşü bir zafer sayarken kimileri acizlik olarak görür. Bu kutsal şehirde masaya oturmak, sadece siyasi bir karar değil; onur, inanç ve istikbal meselesine dönüşür. Öte yandan, Haçlı cephesinde de taşlar yerinden oynamaktadır. Kral Baldwin’in zayıflayan sağlığı, tahtı ve otoriteyi sallarken; Guy ve Chatillon gibi hırslı figürler fırsat kollamaktadır. Yapılan barışın ardında bambaşka planlar ve intikam arzuları yeşermektedir. Tüm bu karmaşanın ortasında Selahaddin, kendi yolunu ve kaderini yeniden çizer. Dış düşmandan çok içerideki ihtiraslar, en büyük sınav haline gelir. Selahaddin hem düşmanlarının oyunlarını bozduğu hem de dostlarının sadakatini sınadığı büyük bir kırılma anıyla yaşar.

57. Bölüm Özet

Kont Balian, kalesini kaybetmenin öfkesiyle okunu doğrulttuğunda, kimsenin hesaplamadığı bir şey olur ve Mila kendini Selahaddin’e siper eder. Şemse’nin doğum sancıları nihayete erer. Ali’nin doğumu, hem bir müjde hem de bir dönüm noktasıdır; hemen ardından Kerek’in fethi gerçekleşir. Öte yandan Kral Baldwin, siyasal zemini yatıştırmak adına Selahaddin’e barış teklifinde bulunmayı düşünür, ancak bunu sindirmekte zorlanır. Bu sırada içerden gelen başka bir kriz patlak verir: Kadı Fazıl, Zeyneb’in şikâyetiyle Kaymaz tarafından zindana atılmış, durum Karategin aracılığıyla Sultan’a iletilmiştir. Selahaddin, yeni bir fitneyle daha yüz yüzedir. Bu karmaşadan faydalanmak isteyen William ise Kaymaz’la gizli ittifaklar kurarak altının gücüyle Selahaddin’e karşı bir cephe oluşturmanın peşindedir. Hedef açıktır: Eyyubîleri Müslümanların gözünde küçük düşürmek. Kraliçe Maria’nın planları da bu yöndedir. Ancak bu çalkantılı dönemde yalnızca dış cephede değil, İslam dünyasında da tehlikeli fay hatları belirginleşmektedir. Zengi soyundan gelen Mevdud’un oğlu olan İzzeddin Mesud, Selahaddin’in sultanlığını tanımadığını açıkça ilan eder; Zengi mirasını Selahaddin’e bırakmak istemez. Bu da Selahaddin’in yalnızca Haçlılarla değil, Müslüman kardeşleriyle de mücadele etmesi gerektiğini gösterir. Yine de Selahaddin, ümmeti bölmemek adına İzzeddin’i birliğe ve tevhide davet eder ancak bu çağrı yanıtsız kalır. Diğer yandan Guy, kendi ihtiraslarını bastıramaz hale gelmiş; Baldwin’in ruhen çöktüğünü, zırhının elinden alındığını düşünmektedir. Ona göre, artık yalnızca hafif bir esinti yeterlidir Baldwin’i devirmek için; ama önce Selahaddin’le barış sağlanmalıdır. Oyun derinleşmekte, cepheler çoğalmaktadır. Peki ya zafer kimin olacaktır?

56. Bölüm Özet

Sultan Selahaddin’in İbelin’den sonraki hedefi Kerek. Bu kuşatma kolay olmayacaktır; uzun süreceği de açıktır, fakat Sultan’ın hazırlığı kuvvetlidir ve stratejik tertipleri dikkatle yürütülmektedir. Artık dört bir yandan saldırı vaktidir; Selahaddin, düşmanlarını kendi oyunlarıyla vurmak niyetindedir. Bu sırada Kadı Fazıl’ın beylere sunduğu birlik teklifi, Selahaddin’in mücadelesine bir destek niteliği taşımaktadır: “Gelin, İslam Sancağı altında birleşelim.” Ancak beyler, yalnızca Zengi Devleti’ni tanıdıklarını belirterek bu çağrıya karşı mesafeli kalır. İslam Birliği gerçekleşmeden Selahaddin, Kerek’i alabilecek midir? Mila, nasıl bir plan peşindedir? Bu çatışmalar yaşanırken kişisel hesaplaşmalar yankı bulur. Balian, İbelin’i kaybetmenin ağırlığını taşıyamamaktadır; fakat Kraliçe Maria ona gerçeği göstererek bir çıkış yolu sunmak için çabalamaktadır. Maria’nın kafasında her zaman olduğu gibi ince düşünülmüş bir plan vardır. Kral Baldwin’in gazabından onu Maria ile yapacağı evlilik kurtaracaktır. Ordugahta da başka bir nikah vardır: Börü ve Sayra’nın nikahını Selahaddin kıyar. Selahaddin’in zorlu Kerek kuşatması nasıl sonuçlanacaktır?

55. Bölüm Özet

Sultan Selahaddin’le Börü’nün oyunu devam etmektedir. Börü, Balian’ın güvenini kazanmıştır. Sultan Selahaddin kararlıdır. Balian’la aralarındaki hesap, İbelin’in fethiyle kapanacaktır. Öte yandan Balian, Yudas’ın acısının hiçbir zaman geçmeyeceğini bilmektedir. Maria’nın temennisi ise, Balian’ın telafisi mümkün olmayan hatalar yapmaması yönündedir. Ancak Selahaddin, hız kesmeksizin, net adımlarla yaklaşmaktadır: İstikametiniz İbelin, gazanız mübarek olsun! Balian’ın savunmaya yönelik güçlü planları bulunmakla birlikte Selahaddin’in ise saldırı için geniş bir tertip kurduğu anlaşılmaktadır. Sultan, Balian’ın savunma planına karşı yeni tedbirler alır: Zemine neft döktürerek askerin tuzaklara düşmesini önler. Börü’den gelen istihbaratlar doğrultusunda Sultan Selahaddin, İbelin’e yapacağı saldırıyı daha zekice kurgular. Savaşın sonucu ne olacaktır? İbelin düşecek midir? Kraliçe Maria, Sibylla ve William’ın Guy’ı öldürme planlarını öğrenmiş, bunu elinde bir koz olarak kullanmaktadır. Maria’nın istediği bir şey vardır ve William’ın da dediği gibi, ne isterse onu yapacaklardır. Durum, Sibylla’nın tanımladığı gibidir: Guy’dan kurtulalım derken şimdi de Maria’nın eline düştük. Gerçekten öyle olmuştur. Gerçekleşmeyen suikast planı, Sibylla ve William için işleri daha da zora sokmuştur. Ancak Maria’nın planı o kadar da korkutucu değildir: O, William ve Sibylla ile ortak talepleri olduğunu söyler ve bunun için de Balian’ın siyasî olarak güçlenmesi gerektiğini vurgular. Kral Baldwin, oldukça gergindir ve Börü’yü huzuruna çağırmaktadır. Balian’a elçi olarak gelen Guy’ın talebi, Börü’yü almaktır. Balian’ın ise Börü’yü vermek gibi bir niyeti yoktur. Zira Börü, kendisinin esiri değil, müttefiki olarak kalesinde misafirdir. Börü için ciddi riskler alan Balian, Börü’nün elindeki pusulayı görmüştür. Pusulada ne yazmaktadır? Börü deşifre mi olmuştur?

54. Bölüm Özet

Sultan Selahaddin ve Kont Balian karşı karşıya gelmiştir. Balian’ın akıl hocası Yudas, Sultan Selahaddin’in esiri olmuştur. Şayet Balian askerlerini geri çekmezse Yudas’ın sonu görünmektedir. Balian’ın kararı ne olacaktır? Lord Guy’dan kimsenin haberinin olmaması Baldwin'in huzursuz eder. Sybilla ve William’ın kurduğu tuzağın bir neticesinde Lord Guy, suikastin hedefi olmuştur. Peki ölmüş müdür yoksa yaşıyor mudur? Börü, emre itaatsizliğinin cezasını ağabeyinin kestiği cezayla ödeyecektir: İdam! İnfaz gerçekleşecekken Turabatılır ve Selahaddin’in boynuna kılıcı dayar! Börü’nün serbest bırakılmasını ister. İdamdan kurtulan Börü için yeni bir hikâye başlamaktadır: Kont Balian’ın kalesinde ağabeyi Sultan Selahaddin’e karşı savaşmak. Ancak Balian buna inanmaz. İkna olması Selahaddin’i öldürmesi için Börü’nün yardım edip etmeyeceğine bağlıdır. Selahaddin ise İbelin’i Balian’ın elinden almadıkça durmamaya kararlıdır.

53. Bölüm Özet

Agah’la çıktığı manevi yolculuktan bambaşka biri olarak dönen Selahaddin, üst üste fetihlerle İslam topraklarını genişletir. Şemse’nin Selahaddin’de fark ettiği, onun dünyadan geçmiş bir halinin olduğudur. Ancak Sultan, dünyaya hakkını teslim etmeye kararlıdır ve bunun için kolları sıvar. Evvela vezir ve emirlerinden hesap sorar: Sultan Nureddin’in evlatları nasıl birbirine düşmüştür? Vakit, birbirine düşme vakti değil, kutsal şehrin her yanını sarmış dikenleri temizleme vaktidir. Ayrıca Sultan, önlerinde halledilmesi gereken somut iki engelin olduğunu, buna odaklanmaları gerektiğini vurgular: İbelin ve Kerek. Nitekim zorların kolaylaştıracak yürek de bilek de onlardadır! Şimdi sırada İbelin vardır. S elahaddin, İbelin’in ikmal yollarını kesmek için harekete geçer. Kılıç kınından çıkmıştır. Savaşta ağır yaralanan Balian, Selahaddin’le aralarında artık kan döküldüğünün bilincindedir. Artık bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Ya o, ya Sultan Selahaddin. Ona göre kutsal topraklar Hıristiyanlara aittir ve bunu herkese kabul ettirmek amacındadır. Sayra, nihayetinde kalbinin kilidini kırar ve anahtarı Börü’ye teslim eder. Öyle anlaşılıyor ki her ikisi de bir kalp yolculuğuna çıkmak üzeredir. Börü’nün diliyle: Gönüllerine düşeni, sözlerine nişanlayacaklardır. Ancak Mila’nın çevirdiği plan, Sayra’nın esir düşmesine neden olur. Abisinin emriyle İbelin’e giden yolu tutan Börü, Sayra’nın kaçırıldığı haberiyle sarsılır. Börü Sayra’yı kurtarabilecek midir? Selahaddin’in fetihleri Kudüs tarafını tedirgin etmiştir. Balian, Yudas’la birlikte İbelin savunmasını güçlendirmeye çalışır. Guy ve Chatillon da savunmaya destek olmak için harekete geçer. Yudas Selahaddin’den kurtulmak için plan yaparken, Mila da Sayra’yı Guy’ın tuzağına çeker. Guy’ı öldürmeye karar veren Sibylla ise bunu fırsat bilecektir. William Prenses’in arzusunu yerine getirebilecek midir? Balian İbelin’e giden yolu güvene alabilecek midir? Yudas’ın Selahaddin’e kurduğu pusunun sonucu ne olacaktır?

52. Bölüm Özet

Zehirli okla kendinden geçen Sultan Selahaddin’i, savaş meydanından uzaklaştıran, onu vaktiyle Mısır’a esir olarak getiren Elyesa ve Mahes olur. Selahaddin savaş meydanında düşman elinden kurtulmuştur fakat gözlerini açtığında kendini bambaşka bir yerde bulur. Sultanın tahtı boş kalmış, yakın dostu Kadı Fazıl kedere boğulmuştur. Börü ise annesi ve Şemse’nin esaretini haber alınca intikam yemini etmiş, öfkesinin esiri hâline gelmiştir. Bu öfke, onu Sultan'ın maiyetiyle çatışmaya sürükleyerek birliğe gölge düşürür. Börü ve Adsız’ın arasında gerginlik yaşanır. Kadı Fazıl ve Karategin ise iki tarafı da dengelemeye çalışırken, gölgelerde bir tehdit gittikçe büyümektedir. Kudüs’te ise yeni bir oyuncu sahneye çıkıyor: Balian’ın hocası Yudas. Yudas’ın gelişi Balian’ı nasıl etkileyecek? İlk büyük zaferini kazanan Baldwin, Müslümanların Selahaddin olmadan bir hiç olduğunu düşünür ve adımlarını buna göre atar. Ormanın derinliklerinde, yaralı ve güçsüz halde kalan Selahaddin, onu bulan kişiyle beklenmedik bir yolculuğa çıkarken, düşmanları da onu sonsuza kadar yok etmek için harekete geçer. Savaşın eşiğine sürüklenirken Selahaddin, herkesin bekleyişini sona erdirerek geri döner. Merhamet vakti bitmiş, kılıçların şakırtısı başlamıştır. Sultan, askerlerini katleden Balian'dan hesap sorar ve onu şiddetli bir darbeyle yere serer. Selahaddin ve Balian için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

51. Bölüm Özet

Melik İsmail’in kurtarılmasıyla sonuçlanan operasyonunun ardından, Gümüştekin’le son yüzleşme yaşanır. Mila ile yaptığı ittifak Gümüştekin’i kurtarmaya yetecek midir? Selahaddin Kerek’ten önce Şam için tehdit unsuru olan bir kaleye yönelir: Hedef, Tapınakçıların karargâhı Beytülahzan Kalesi’dir. Kerek’teki dengeler geçici olarak donmuş, Kudüs’e giden yol üzerindeki en stratejik tehdit artık Beytülahzan’dır. Selahaddin, savaş meydanında değil, yerin altından yürütülecek zekice bir hamleyle bu kaleyi düşürmeyi planlar. Kale savunmasında karşısında bulduğu kişi ise Balian’dır. Kral Baldwin’in yıllardır saklı olan Kutsal Kase’yi bulup ortaya çıkarmasıyla, mutlak iktidarına herkes boyun eğmek zorunda kalır. Guy, şimdilik Krallık hayalini ertelemek zorundadır. Kral Baldwin bütün güçleri birleştirip Selahaddin’e karşı koymak ona hiçbir yerde geçit vermemek konusunda kararlıdır; Beytülahzan’ı hep birlikte savunacaklardır. Eyyubi birlikleri, tapınakçıların savunmasını aşmak ve Beytülahzan’ı almak için surların altına lağım tünelleri kazarken, düşmanlar da boş durmaz. Bu savaşın kazananı kim olacaktır?

50. Bölüm Özet

Özet Detay (Series | Dizi) sayfasında o programa ait diğer Özetleri gösteren 3lü row

DİĞER ÖZETLER

Özet Detay (Series | Dizi) | Diğer Bölümler  (ContentList Row, 3Cards, Swipe)

Footer Row | Main

Header alandaki tüm menüleri çekiyoruz